21 Haziran 2015 Pazar

#OnurDuyuyoruz Hayrettin

Sakin Ol ve Olduğun Kişiyle Onur Duy

Gün geçmiyor ki insan haklarını ayaklar altına alan bir talihsiz açıklamaya daha tanık olmayalım...

Özgür düşünceden mahrum, akıl ve bilimden ise nasibini almamışların içine düştüğü bu ruh hâli, cahil cesareti şeklinde dillerine vuruyor olsa gerek ki bu günlerde çokça duyar olduk.

Elbette gönül isterdi ki öğrendikleri ve üzerine düşündüklerinin sayısı, konuştuklarının ve yazdıklarının sayısından fazla olsun. Ama "fıtrat"tan mıdır nedir? Bir türlü özgür düşüncenin bir parçası olmaları mümkün olmuyor. Onun yerine "gizli kabahat"lerinin ardına saklanan, kendi fikirlerini "ahlak" adı altında topluma empoze etmeye çalışan, "mutlu insanların yakasına nasıl yapışırız, mutsuzluğumuzu başkalarına da nasıl bulaştırırız" diye çırpınan bir zümre olup çıktılar.

Bu zümreye bir kişi daha katılmış veya hep oradaymış: Hayrettin.

Açıklamasında ne had bilmiş, ne de hak; saydırmış da saydırmış... "Ahlaksız" demiş, ardından hızını alamayıp önce nefretine destek bulmak için manevî değerleri suistimal etmeye çalışmış:
"Bu ülkenin düzeni laik, seküler, liberal demokrat vs. olabilir, ama kimse unutmasın ki halkımızın kahir çoğunluğu Müslümandır"
 Ardından da -yine de canı sağ olsun- bizleri tehdit etmiş:
"Savaşı onlar başlatınca da görmeleri muhtemel olan tepkiden şikayet etmemeleri gerekir."
Yazının tamamını buraya taşıyarak kimsenin sinirlerini harap etmek istemiyorum. Özetle demek istediği şu:

LGBTİ bireyler olarak var olma mücadelesi veremezsiniz! Onurlu olamazsınız! Sizlerin var olmasına izin vermeyiz! Sizlerin varlığı "toplumun ahlakına, geleneğine, kırmızı çizgilerine karşı savaş ilan etmek"tir.

Bir de sürekli "ahlaksızsınız" diyor onu zaten biliyorsunuz.


Şimdi gözünü dört aç ve iyi oku Hayrettin...

1- Bu ülkenin düzeni "laik, seküler, liberal demokrat" ise öyledir! Aması maması olmaz. Bunda bir anlaşalım. Yani "laikiz ama o kadar da laik olamayız" gibi bir şey devşirmeye kalkmayalım, o iş tutmaz.

2- Farz edelim ki bu ülkenin belli bir çoğunluğu Müslüman olmayı seçmiş olsun; bu yalnızca o kişilerin bireysel seçimidir, yaptıkları ibadet de günah da o bireyleri ilgilendirir.

Yani kişinin Müslüman olması başkalarının da Müslüman olmasını veya o dine uygun hareket etmesini gerektirmeyeceği gibi, Müslüman olsalar dahi başkalarının "kabahat"i de yine o kişiyi ilgilendirmez!

Diyeceğim o ki herkes kendi "kabahat"iyle ilgilensin, Hayrettin.

3- Ahlaksızlığı eğer iki insanın birbirini sevmesi olarak görüyorsan, bu kısmı daha da iyi oku:

Biz ahlaksızlığı;
  • İkiyüzlü davranmak, yalan söylemek, kendi çıkarın uğruna insanlarını aldatmak!
  • Senin insanın açken tok yatmak, senin insanın ağlarken gülmek, senin insanın yas tutarken kutlama yapmak!
  • Hakkın olmayana göz dikmek, zorla ve hileyle ona sahip olmak! Çalmak çırpmak, hırsızlık yapmak!
diye biliriz.

Yani sevgiye öyle ahlaksızlık filan denmez! Diyen varsa yukarıda saydığım "ahlak"ından şüphe ederiz; bu adam niye "ahlak"ı çarpıtıyor acaba diye?

Ayrıca Hayrettin, belli ki bilmiyorsun, ama sevgi içten gelir. İnsanlar kimi seveceğine karar veremezler ve bu yüzden de hiç kimse sevgisinden sorumlu değildir. Çünkü bu insanın "fıtrat"ı gereğidir! Her kim olursa olsun, sevmek ve sevilmek bir haktır!

Hatta sana bir şey diyeyim Hayrettin, yalnızca insanın değil doğadaki daha 450'ye yakın eşeyli canlının da fıtratı böyledir. Yani gayet doğadan olan, gayet doğal olan bir şey.

Soruyorum sana Hayrettin, penguenin de mi "imtihan"ıdır eşcinsellik? O da mı "kabahat"lidir?

Yanıt alacağımı sanmıyorum. Çünkü üzerine düşünmeyeceğini, asıl niyetinin insanların elinden mutluluğunu almak, onlara nefretle saldırmak, onları hedef göstermek olduğunu biliyorum.


Uzun lafın kısası:

Halkımızın kahir çoğunluğu Müslümandır, ama kimse unutmasın ki bu ülkenin düzeni laik, seküler, liberal demokrattır!

Eğer o yürüyüşte onurlu herhangi bir LGBTİ bireyin kılına dahi zarar gelirse, "görmeleri muhtemel olan tepkiden şikayet etmemeleri gerekir" diyenler sorumludur! Bu da böyle biline!

Sevgiler sana Hayrettin, daha çok sevgiler...



Dipnot: Haklarımızın yasal güvence altına alınmasını isteyen birinin de sana selamı var. ;)


2 yorum:

  1. Altına imzami hiç çekinmeden atacağım bir yazı olmuş. Eline, gözüne, beynine sağlık. Hatta hızımı alamadım ben de bu konu üzerine bir yazı yazmak istiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. Ben de okuduklarımdan sonra hızımı alamamıştım doğrusu. Çünkü bu kadar yanlış açıdan olaya bakılması ve mağdur olan bizlerin suçlanması, bir de bu yetmezmiş gibi hedef gösterilmemiz kabul edilebilir değildi. En azından "Hop! Bir saniye o öyle değil!" demek istedim.

      Bu arada fırsatını bulmuşken, bazıları diyebilir ki neden Hayrettin? O kim vs. Bu yazıda geçen Hayrettin, her ne kadar var olan belli bir kişi olsa da, aslında yalnızca bir figür: İçinde bulunduğumuz topluma ait bir zümrenin yansıması, âdeta temsili. Yoksa, kesinlikle bu yazıda bireysel açıdan bir kişi hedef alınmamaktadır. Bu vesile ile belirtmek istedim. :)

      Sil